Screen Crush sitesinin haberine göre, Güney Kaliforniya Üniversitesi yedi bin karakterin yer aldığı bin popüler senaryoyu incelemiş. Sonuçlar şöyle: Senaryolardaki bu yedi bin karakterden 4900’ü erkek, sadece 2100’ü kadın. 37000 diyalog erkeklerle (özellikle beyaz erkeklerle) ilgiliyken sadece 15000 diyalog kadınlarla ilgili. Bu binlerce diyalogda nelerden konuşulduğu da irdelenmiş: Genelde beyaz erkekler daha çok becerileriyle ilgili konuşurlarken kadınlar daha çok pozitif konular hakkında konuşmuşlar. Siyah karakterlerse küfredip durmuşlar, Latin karakterler cinsellikten konuşmuşlar. Kısacası klişeler (en çok siyahi karakterleri küfrettirmek, kadınları daha çok pozitif konularda konuşturtmak) aşılamamış.
Öte yandan diğer sorunlu sonuç karakterlerin öyküdeki önemleri ve birbirleriyle ilişkilerinde ortaya çıkmış. İncelenen senaryolardan kadın karakterler çıkarıldığında öykünün zarar görmediği belirtilmiş -kadınların kurban olduğu korku filmleri dışındakilerde-. Senarist sayısındaysa erkeklerin önde olmaya devam ettiği de açıklanmış. Erkek senaristlerin sayısı kadınlardan 7 kat, erkek yönetmenlerin sayısı kadınlardan 12 kat, erkek yapımcıların sayısı kadınlardan 3 kat daha fazla. Son sonuçsa şöyle: Senaryoları kadınlar yazdıklarında kadın karakterlerin % 50 arttığı görülmüş.