Staplehurst Tren Kazası, 9 Haziran 1865’te saat 3:13’te meydana gelen bir raydan çıkma olayıydı. South Eastern Railway şirketine ait tren Folkestone’dan Londra’ya gidiyordu. Tren “Boat Train” olarak adlandırılan gemi aktarmalı rotalardan birine sahipti.
Bir viyadükteki tamirat çalışmalarında rayların birinin çıkarılması, sinyalizasyon görevlisinin 24 saattir uyumadan görev yaptığı için (o dönem vardiya 18 saatti) kırmızı bayrakları geç kaldırması nedeniyle tren raydan çıktı ve kaza gerçekleşti. Makinistin ustalığı nedeniyle kaza çok yüksek süratte gerçekleşmedi ancak bilanço yine de korkunçtu.
Tahrip olan 7 vagonda 10 kişi yaşamını yitirdi, 40 kişi de yaralandı. Fiziki değil ama mental yaralar alan bir isim ise tarihin en büyük yazarlarından biriydi.
53 yaşındaki Charles Dickens, ilham perisi Ellen Ternan ve annesiyle bu trende yolculuk yapıyordu. Kazadan yara almadan kurtuldular. Ancak Dickens kazadan sonra gerçek bir cehennemin ortasında kaldı. Yaralılara yardım etti, bazı insanlar ünlü yazarın ellerinde can verdi. Yaşadığı travma geri kalan hayatında derin izler bıraktı. Kazadan sonra ilk iki hafta sesini kaybetti. Dönemin temel ulaşım aracı trenlerle seyahati mümkün olduğunca reddetti.
İngiliz yazarın, 1 yıl sonra başka bir tren kazasını konu aldığı karanlık öyküsü The Signal Man’i, kendi yaşadığı ağır duyguları dışavurmak için kaleme aldığı düşünülür.
Dickens’ın ölümü ise kazadan tam 5 yıl sonra gerçekleşti. Yakınları Dickens’ın bu kazadan fiziki yaralar almasa da asla iyileşmediğini ve erken ölümünün nedenlerinden biri olduğunu söylediler.