Hayvan İstismarı İddialarına “Borç” Filmi Yapımcılarından Yanıt Geldi

haber

Filmin bazı set çalışanları, 37. İstanbul Film Festivali’nin Ulusal Yarışma bölümünde gösterilecek “Borç” filmiyle alakalı birtakım iddialarlarda bulunmuştu. Set çalışanları, bu iddialarını Hayvan Hakları Federasyonu(HAYTAP)’na bildirmiş ve Hayvan Hakları Federasyonu da Twitter aracılığıyla konuyu kamuoyuyla paylaşmış, ardından olay ulusal basına da yansımıştı. Filmin çekimleri esnasında; filmde kullanılan iki kargaya kötü muamelede bulunulduğu, kargalardan birinin öldüğü ve hayvan haklarının ihlal edildiğine dair bu iddialarla birlikte Hayvan Hakları Federasyonu’nun açıklamalarına karşın Streç Film tarafından yapılan açıklama şu şekilde:

Basına ve Duyarlı Kamuoyuna;

“Borç” filminin çekimleri esnasında oyuncularımızdan biri olan Atom ismindeki kargamızın üzücü ölümüyle ilgili olarak HAYTAP’ın ortaya koyduğu mesnetsiz iddialara cevap verme lüzumu hasıl olmuştur. İddialar özetle “iki karganın çekim boyunca kötü muamele gördüğü”, “kötü koşullarda kullanılma olasılığının yüksek olduğu”, “HAYTAP’la işbirliğine yanaşılmadığı” yönündedir. 

Senaryo gereği filmde bir kargaya yer vermemiz gerekiyordu. Sette bu kargayı en uygun koşullarda nasıl barındıracağımızı çekimlerden aylar önce planlamaya, uzman görüşleri almaya başladık. Rol gereği uçamayan, hasta görünümlü bir kargaya ihtiyacımız vardı. Hayvana zarar vermemek (kanadını çekmemek, bant yapıştırmamak, sağlıklı bir hayvanı uçamaz hale getirmemek) için uzun süre boyunca uçamayan bir karga arandı. Çekimlerin gerçekleştiği Eskişehir’de deneyimli bir veteriner kanalıyla İzmir’den bir hayvan kurtarıcısına ulaşıldı. Hayvan kurtarıcısı özenimize, profesyonelliğimize güvenerek bize yardımcı oldu. 

Çekimlerde bir kargaya ihtiyaç olmasına karşın iki karga getirildi. Bunun sebebi, hayvanların kurtarıcısının, birlikte bakılan bu hayvanların ayrılmaları durumunda strese girebileceklerini söylemesiydi. Bu hassasiyete dikkat ederek iki karga, Atom ve Dalton setimize katıldı. Çekimde yer alan karga strese girmesin diye getirdiğimiz ikinci karganın bunu yapabileceğini maalesef öngöremedik. 

Kargaların set sorumluluğunu, sokak hayvanları ve özellikle kanatlı hayvanların tedavisi, bakımı konusunda tecrübeli olan, gerek HAYTAP gerek diğer hayvansever dernekleriyle işbirliği içinde çalışan Veteriner Hekim Sezayi Yılmaz üstlenmiştir. Yapılan uygulamalar ve gerçekleşen ölümün sebebiyle ilgili kendisinin açıklamaları şu şekildedir: 

“Çekimler esnasında gerekli iki sahnede karganın strese girmesini engellemek amacıyla tıbbi prosedüre uygun olarak hafif sedasyon uygulanmıştır. Sedasyon, anestezi öncesi hayvanı sakinleştirmek için yapılan bir uygulamadır, alerjiye bağlı sebepler dışında öldürme riski bulunmamaktadır. Kamera arkası görüntülerinde de görüldüğü üzere, hayvanlar yarım saat sonra yemek ve su almaya başlamış, normal hallerine geri dönmüşlerdir. Üst üste iğne yapılması söz konusu değildir, hayvanlarda bayılma yaşanmamıştır. 

Ölüm nedeni diğer karganın kanibalizm göstermesidir. Kargalarda dezavantajlı bireyleri yuvadan atmak ya da güçlü bireyin kanibalizmi sonucu dezavantajlı bireyi yemesi rastlanılabilen bir davranıştır.  Söz konusu olayda, iki kargadan birinin diğerine göre daha kilolu ve güçlü olduğu gözlemlenmiştir. Güçlü birey dezavantalı bireyi öldürecek kadar yemiştir. Yaşananlar kargalar arasında sık karşılaşılan bir durumdur.“

HAYTAP’la işbirliğine yanaşmadığımızın iddia edilmesi de şaşkınlık vericidir. 31  Ocak 2017 11:15’te HAYTAP adına Tuğçe Madayanti Dizici kendilerine bir ihbar geldiğini belirterek yönetmenimizle irtibata geçmiş, kamera arkası görüntülerini istemiş, görüşme talep etmiştir. Tuğçe Hanım’ın isteği hemen yerine getirilmiş, incelenmesi için görüntüler kendisine gönderilmiş, olaya ilişkin her türlü açıklama yapılmıştır. Daha sonraki iletişim çabalarımızı ise kendisi yanıtsız bırakmıştır. Yapılan yazışmalar ve cevapsız çağrılarımız, konuya duyarlılık gösteren kamuoyunun belge dökümlerini talep etmesi halinde kendilerine temin edilecektir. 

Tüm özenimize rağmen yaşanan olay hepimizi çok üzmüştür. HAYTAP’ın, yönetmenimizle kişisel husumetleri olan kimi set çalışanlarının filmi sabote etme çabalarına alet olması, film ekibinde yer alan oyuncular ve görüntü yönetmeni gibi filmin önemli bileşenleriyle görüşmeden, gerekli inceleme ve soruşturmayı yapmadan, karganın boğazını sıktılar gibi iddialarda bulunması ise bizi kahretmiştir. Bu iddiaların ilk defa, tam da İstanbul Film Festivali’nin Ulusal Yarışma bölümüne seçildiğimiz gün gündeme getirilmesi ise hayvan hakları savunuculuğundan uzak olup sansasyon yaratma çabasının ötesinde bir izahı yoktur.

Setimiz başta çalışma saatleri, çocuk oyuncuların çalışma koşulları, ödemeler olmak üzere hemen her konuda gösterdiğimiz özenle örnek bir set olmuş, takdir toplamıştır. Çalışma koşullarına ilişkin özenli davranmayı kendimize baştan ilke edinmişken, hayvan oyuncumuza karşı caniliğe varan davranışlarda bulunduğumuza yönündeki iddialar, onlarca insanın aylarca süren emekleriyle ortaya çıkmış bir sanat yapıtını karalama amacından başka bir hedef taşımamaktadır. Bu mesnetsiz iddiaları ortaya atıp filme zarar vermeye çalışanlar hakkında her türlü hukuki yola başvurulacaktır. Hayvanlara ilişkin nasıl bir zihniyet içinde olduğumuzu ise en iyi filmimiz anlatacaktır. 

HAYTAP’ı sorumlu davranmaya ve hayvanseverlerin güvenini, kişilerin özel hırslarına alet etmemeye çağırıyoruz. Bu üzücü olayı araştırmak isteyen tüm hayvan hakları savunucularını bunu gerçekleştirmeye teşvik ediyor, talep edecekleri her türlü izahı ve belgeyi kendilerine sağlayacağımızı taahhüt ediyoruz. 

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Streç Film

Filmin başrol oyuncusu Serdar Orçin de konuyla alakalı olarak resmi Twitter hesabından açıklamalarda bulundu:

Tagged