19 yıldır her ay piyasaya sürülen; her ayın, senenin, ödül törenlerinin nabzını tutan, yüzlerce (belki de çok daha fazla) kişiye sinemayı sevdiren, sinemanın popüler yüzüne odaklanan, her aya kaliteli yazılar sığdırmayı başaran, enfes dosyalara imzasını atan, benim de lise birden beri (yani on senedir) aldığım Sinema dergisi (eski adıyla Popüler Sinema dergisi) kapatıldı. Bildiğiniz gibi Sinema dergisi Sabah-ATV’nin içinde bulunduğu gruba aitti. Geçtiğimiz günlerde Sabah ve ATV, Kalyon İnşaat’a (evet, biliyorsunuz, ülkemizin tek sektörü inşaat ve yandaş inşaatçılar medyaya kadar girebiliyorlar artık!) satılınca Sinema dergisi de ve beraberinde altı dergi Kalyon İnşaat’ın sahiplerinin eline geçti. Ama bu çok zeki, ışıl ışıl parlayan iş adamları/inşaatçılar dergileri başka gruplara veya kişilere satmak yerine direkt kepenkleri indirmeyi tercih ettiler. Hiçbir şeye saygıları olmayan bu arkadaşlar, Sinema dergisinin son bir sayı çıkarıp okurlarına veda etmelerine bile izin vermediler (“Şimdi sen son bir sayıyla veda etmek istersen o da isteyecek. Altı dergi var. Hepsi veda etmek isterlerse maliyet artacak. Gerek yok. Twitter’dan duyurun,” diye mi düşündüler acaba?). Bu altı dergide çalışan kırk (40) kişi gün itibariyle işsiz kaldı. Peki bu duruma şaşırdık mı? Ne yalan söyleyelim, şaşırdık. Belki de şaşırmamız gerekir. Neticede “burası Türkiye” ve öyle bir dönemdeyiz ki sadece dergiler değil, “gereksiz” diye düşünülen bale ve opera salonları kapatılıyor, tiyatroların kepenkleri indiriliyor, “ucube!” denilen heykeller yıktırılıyor, “Yukarıya taşıyacağız yeaaa” denildikten hemen sonra hukuk mukuk demeden, davanın sonucu beklenmeden Emek Sineması hunharca yıkılıyor, AVM dışında olan hiçbir sinemaya yaşam şansı tanınmıyor. Böyle bir ülkede yaşıyoruz ve sadece kültür-sanat alanına bakarsak müthiş bir gericileştirme hareketinin yaşandığını, kültüre ve sanata çok sağlam bir saldırının gerçekleştirildiğini fark etmemiz mümkün. Bu gericileştirme hareketi bu şekilde devam edecek. Kültüre, sanata, bilime, her şeye saldırılar katlanarak artacak. Bir şey yapmadıkça, bu gericilikle mücadele etmedikçe kapatılan sinemalar ve salonlar, yıkılan heykeller, sansürler için üzülüp duracağız.
#SinemaDergisiKapanmasın
