Terrence Malick Filmlerini Bitirdi

haber

Hollywood’ta film çeken yönetmenler arasında en kalitelilerinden biri… Bir film çekip yıllar boyunca o filmle yetinmeyi başaran, her filmiyle yönetmenlik dersleri veren, röportajlardan, ödüllerden, törenlerden özenle kaçınan, yıllardır sektörün içinde olmasına rağmen gizemini koruyan, George Clooney’nin hakkında “Onunla çalışmayı çok istiyorum. Bana verecek bir rolü yoksa kamerasını taşımaya razıyım” dediği bir yönetmen… Dört yıl önce çekip bitirdiği ama vizyona ancak geçtiğimiz sene soktuğu “The Tree of Life”tan sonra yönetmen sinemaya bir döndü, pir döndü… Malick’in yeni filmlerinin çekimlerini bitirmesini fırsat bilip bu filmlere tekrar değinelim istedik.

İsimsiz Filmi: Şu an isimsiz olan bu filmin eski adı “Lawless” idi. John Hillcoat son filminin ismini bir türlü beğenmeyince ve “Lawless”ı duyunca hemen Malick’ten bu ismin haklarını istemiş. Hillcoat’ın filmlerini epey seven Malick de “Lawless”ı Hillcoat’a hediye etmiş. Malick bu filmin çekimlerine 2011’in sonlarına doğru başladı. Tüm filmlerinde yaptığı gibi bu filminde de çekimleri gizemli hale getirdi. Basına yansıyan set videoları ve fotoğrafları film hakkında hiçbir bilgi vermiyorlardı. Artık film hakkında bilgimiz var. Film iki aşk üçgeninin Austin Müzik Festivali’nde kesişmelerine odaklanacak. Filmde Christian Bale, Cate Blanchett, Natalie Portman, Rooney Mara, Ryan Gosling ve Wes Bentley rol aldılar. Yıldızlarla dolu bu filmi ne zaman izleyebileceğiz, belli değil. Zira Malick’in dağıtımcı bulma sıkıntısı bu filmde de devam ediyor. Tabi Malick filmi kendisine saklamayı da düşünebilir. Bunu gerçekleştirirse filmi 2013’te izleyemeyebiliriz.

Knight of Cups: Çekimleri geçtiğimiz haftalarda sona erdi. Filmin isimsiz filmle bağlantılı olacağı söyleniyor ama her zamanki gibi resmi bir açıklama yok. İsimsiz filmle bağlantılı olabileceğinin söylenmesinin nedeni Knight of Cups’ın başrollerinde de Christian Bale, Cate Blanchett, Wes Bentley ve Natalie Portman’ın bulunması. Bu yıldız oyunculara Antonio Banderas, Joel Kinnaman, Freida Pinto, Isabel Lucas gibi epey geniş bir kadro eşlik etti. Film Bale’in canlandırdığı Rick’in gerçek aşkı arama çabalarını anlatacak. Yani bu film de romantizm soslu bir dram. Belli ki Malick bu temayı filmlerinde işlemekten epey hoşlanıyor.

To the Wonder: Cannes’da gösterilmesi planlanan ama bazı sorunlardan ötürü gösterilemeyen To the Wonder geçtiğimiz günlerde Venedik Film Festivali’nde görücüye çıktı. Festivalde bolca yuhalanan, eleştirmenlerin hiç beğenmediği, yapmacık bulduğu bir film oldu To the Wonder. Peki bu merakımızı azaltıyor mu? Tabi ki hayır. Hatta daha da arttırıyor merakımızı bu yuhalama. Her filmiyle ödül törenlerine damgasını vuran Malick ne yazık ki bu filmiyle bunu başaramadı ama çok iyi biliyoruz ki bu durum umurunda bile değil. Film, Neil adındaki bir adamın sürekli kadınların peşinde koşmasını, Avrupa’da zaman geçirdikten sonra buğdaylarla dolu memleketi (akla hemen Days of Heaven’ı getiriyor) Oklahama’ya dönmesi ve burada yaşadıklarını anlatıyor. Filmde Neil’i Ben Affleck (Malick bu rol için Bale’i istemiş ama Bale yoğun olduğu için teklifi reddetmişti), Jane’i Rachel McAdams canlandırdı. Olga Kurylenko Neil’in eski sevgilisini, Javier Bardem bir rahibi canlandırdı. Rachel Weisz, Michael Sheen ve Barry Pepper da filmde rol aldılar ama ne yazık ki bu üçlünün sahneleri kurgu odasında çöpü boyladılar. Dolayısıyla bu üç oyuncuyu filmde izleyemeyeceğiz. Malick’in ilk vukuatı değil bu. Daha önce “The Thin Red Line”da başrol oyuncusu Adrien Brody’nin çoğu sahnesini makaslamış, başrol Jim Caviezel’e geçmişti. Hemen filmin gösteriminden sonra elimize geçen bilgileri de paylaşalım. Film tıpkı “The Tree of Life” gibi neredeyse diyalogsuz. Filmin anlatımı dış sesle sağlanmış. Başrol oyuncusu Ben Affleck’in filmdeki diyalogları tahmin edileceği üzere yok denecek kadar az. Tüm bunlar “The Tree of Life” benzeri bir filmle karşı karşıya olduğumuzu kanıtlıyor. Diğer Malick filmlerinin de yaptığını yapıyor bu film ve seyircileri ikiye bölüyor. Muazzam olduğunu düşünenler kadar çok sıkıcı olduğunu düşünenler de mevcut. Başrol oyuncusu Ben Affleck bu filmi The Tree of Life’la mukayese etmiş ve filmin Tree of Life’ın yanında Transformers gibi durduğunu belirtmişti Telluride Film Festivali’nde…

Voyage of Time: Malick dünyanın başlangıcını ve sonunu, yani kıyametin kopuşunu anlatmaya doyamadı anlaşılan. “The Tree of Life”ta dünyanın her dönemine odaklanan Malick aynı şeyi bu kez “Voyage of Time” adlı belgeselde de yapıyor. Belgeselin seslendirmesini Emma Thompson ve Brad Pitt üstlendi. Pitt aynı zamanda belgeselin yapımcılığını da üstlendi.

Tüm bu filmlerin vizyon tarihleri belirsizliklerini koruyorlar. Zira Malick’in Amerika’da izleyicilerce pek sevilmediği bir gerçek. Çünkü Amerikan izleyicisinin sevebileceği tarzda filmler yapmıyor Malick. Hollywood formüllerinin hepsini elinin tersiyle iten birisi o. Dolayısıyla dağıtımcılar Malick’in filmlerini dağıtmanın kâr getirmeyeceğini düşündüklerinden bu filmlere sırt çeviriyorlar. Dileriz bu filmleri 2014’ten önce izleyebiliriz.

Tagged