Fragman Analizi: Kong: Skull Island (Jordan Vogt-Roberts)

haber

Yüzlerce kez beyaz perdede izlediğimiz King Kong, bu sefer de Kong: Skull Island’la arz-ı endam edecek. Fragman bizi fazla tatmin etmedi.

Ümit Açık: İlginç bir şekilde Apocalypse Now’ı andıran fragman “Acaba nasıl bi şey ortaya çıkaracaklar” cümlesini kurdurdu. Çıkacak sonucu bilmem ama filmin castingi epey başarılı gözüküyor.

Sinan Doğrul: Eğlencelik bir blockbuster geliyor sanki. Her ne kadar ben bir King Kong filmi daha seyretmeye pek de niyetli değilsem de fragmanı seyrederken fena da olmamış sanki, dedim içimden. bekleyelim görelim.

Yıldıray Kibar: Ana akım dışı bir kafanın (The Kings of Summer) bilindik ana akım filmlerle (Indiana Jones, Platoon, Apocalypse Now) girdiği kimyasal bileşik gibi geldi bana. Tepkimeye girecek içerikler dengeli dağıtılırsa seyir zevki yüksek bir film olabilir gibi görünüyor. Amorf bir durum olursa hem gişede batar hem de yerin dibine sokulur. Dilerim iyi olur.

Can Rende: Godzilla’nın yapımcılarından deyince beklentim düşüverdi. Zira Godzilla’yı yılın en kötü filmlerinden kabul etmiştim. Fragman, yapımcıların Godzilla’nın formülünü burada da uyguladıklarını düşündürttü. Gene ana karakter (Godzilla’da Godzilla, burada King Kong) dışında canavarlar mevcut, gene bu canavarlar -doğal olarak- insanlara saldıracaklar ve tahminimce King Kong, Godzilla gibi insanlığın kurtarıcısı olacak, bu yaratıkları haklayacak. Umarım Godzilla iyi gişe getirdi diye bu formülü bu denli kopyalamamışlardır. Yönetmen, Godzilla’yı kopyalamadığını söylemiş, göreceğiz. Bunun dışında fragmandan Apocalypse Now, Platoon tadı almak mümkün. Renk paleti, görüntüler vs. şahane görünüyor. Cast da kaliteli ama son 3-4 yılda gişe filmlerinin kalitesi yerlerde olduğu için bu filmi pek merak etmiyorum. Aslına bakılırsa ne bu filmi, ne de Jurassic World 2, Godzilla 2, Godzilla vs Kong’u merak ediyorum. Zira Hollywood hep aynı öyküyü aynı kalitesizlikte anlatıyor. Sıkıcı…

Güzin Tekeş: Sene olmuş neredeyse 2017 siz hala King’desiniz Kong’dasınız. Gizemli ada, dev yaratıklar, kahraman amerikalılar… Daha ne kadar izleyeceğiz bu temcit pilavını?

Ebru Çavdarlı: Casting şahane, başka da bir artısı yok. Fragmanı izledim bi öf çektim. Güzin’e katılıyorum. Başka da sözüm yok.

Haktan Kaan İçel: ABD’nin King Kong’la uğraştığı yetmedi. Bir de şimdi King Kong’u kötü adam ilan ediyor. Daha önceki filmlerde hep King Kong ne kadar ürkütücü görünse de, uysal bir yanının olduğuna dem vurulurdu. Bu filmle beraber o uysal tarafın yerini, bildiğiniz ürkütücü canavar boyutuna takılmışlar. Bu açıdan bakıldığında iyice sığlaşmış sanki hikaye… Ama açıkçası filmin fragmanı her şeye rağmen eğlenceli görünüyor. Eski filmlerdeki klişelere çok girmezlerse, 100 gram da olsa umudumun olduğunu söyleyebilirim.

Müjdat Çetin: Hollywood sineması, on yılda bir King Kong çekerek sinema seyircisini kendinden soğutmaya çalışıyor herhalde. Casting için bu kadar uğraşılmasına da hiç gerek yokmuş. Ayda bir atv’de verilen King Kong’ların az daha aksiyonlusu az daha eğlencelisi işte. Fragmanın benim için tek artısı; “Aynı kadroyu bir Tarantino filminde görsek ne kadar güzel olmaz mı?” oldu.

Yekta Kurtcebe: Make America Great Again gibi klişe bir seçim kampanyası ile seçim kazanan Trump efendi, Amerika’nın tüm sektörlerini etkilemiş olsa gerek. Godzilla’nın yapımcıları da “Aga gel yeni bi king kong filmi yapak, gorili de önceki filmlere göre devleştirek” gibi bir laubalilikle olaya yaklaşmışlar. Hani filmi izlesem hoş kafayla seveceğime eminim. Ama tabi ki yukarıdaki temcit pilavı, bıktık artık minvalinden yorumlara da katılmamak elde değil. Amerika dediğimiz memleket ve dünyaya tesir eden sinema endüstrisi Holywood iyice baydı hepimizi.

Barış Toker: “It is not a film about King Kong, it is Vietnam!”
Tabi ki klasik Kong hikayesini tekrar pişirip önümüze koyacaklarını düşünmüyorduk ama bu kadar Vietnam soslu bir film olması da enteresan geldi. Vietnam üzerine çekilen fazla film gelmez oldu artık, bu açığı kapatmak için karşımızda King Kong ile gelmişler. Belki emperyal işgal eleştirisi bile yaparlar diyeceğim ama kendim bile inanmayacağım buna. Sürekli tatlı çocuk pozlarıyla atanamayan “James Bond” Tom Hiddleston, esas güzel(!) kız için taze oskarlı ve Marvel’lı Brie Larson, Samuel L. Jackson zaten her üç filmden birinde oynadığı için tabi ki kadroda, John C. Reilly ile de espriler ve şakalar…
En azından efektler Peter Jackson’ın Kong’una göre iyi duruyor gibi. O da bi’ zahmet tabi ki. Yurtdışı gösterimlerinde beklenmedik derecede iyi eleştiriler almazsa eğer, boş bir vaktimiz olduğunda izler geçeriz.

Tagged