5ive Days to Midnight (Gece Yarısına 5 Gün Kala) şu sıralar Leverage’ta izlediğimiz Timothy Hutton’ın başrolünü üstlendiği bir mini-dizi. 2004 yılında çekildi ve bilim-kurgu kanalı Sci-Fi’da (şimdi ki adı Sy-Fy) sadece 4 bölüm yayınlandı. Dizinin yaratıcıları Harrison Ford ve Brad Pitt’li The Devil’s Own’ı kaleme alan David Aaron Cohen, isimsiz Robert Zappia ve Invictus ile Sherlock Holmes’u kaleme alan Anthony Peckham. Dizide Hutton’a Angus Macfadyen, Gage Golightly ve Keri Matchett eşlik etmişlerdi.
Biraz da konusundan bahsedelim. J.T. (Hutton) bir fizik profesörüdür. Kızının (Golightly) doğum, eşinin de ölüm yıldönümü olan bir günde 12 yaşındaki kızı ile birlikte eşinin mezarını ziyaret. Kızı bir çantanın farkına varır. Çantanın üstünde J.T.’nin ismi yazılıdır. Eve dönünce çantayı açan J.T. hiç beklemediği bir manzara ile karşılaşır. Çantada J.T.’nin cesedinin fotoğrafları mevcuttur. J.T. fotoğraflara bakar, kendisinin ölümü (cinayeti) ile ilgili yapılmış haberleri okur ama sonrasında bunların fotoşop olduğuna karar verir. Fotoşop olmadığını anladığında artık zamana karşı yarışı başlamıştır. Haberlere göre J.T. birisi tarafından cuma gününün gece yarısında kafasına isabet eden bir kurşunla vefat edecektir. J.T.’nin artık tek bir işi vardır: Çantayı kimin yolladığını ve kendisini kimin ve neden öldürmek istediğini bulmaktır. Tabi yapabilirse “ölmemeye” çalışmaktır.
Dizi bilim-kurgu, aksiyon ve gerilim türlerini harmanlıyor. Bilim-kurgu olduğu için izlemeyi planlayan olursa hemen belirtelim ki dizinin bilim-kurgu ayağı sakat kalmış. Diğer bir deyişle senaristler dizinin bilim-kurgu tarafını pek önemsememişler. Bilim-kurgu tarafı sadece çantanın yoktan var olması, 50 yıl sonraki bir teknoloji ile üretilmiş olması ve bir kaç diyalogdan ibaret. Aksiyonun da pek olmadığını belirtelim. Dizinin esas türü gerilim. Benzer dizilerde yapıldığı gibi “5ive Days to Midnight”ta da karakterler üzerinden gerilim yaratılıyor. Tıpkı başkarakter J.T. gibi izleyici de dizideki hiçbir karaktere güvenmiyor ve filmin sonuna dek bu karakterlerden bir “sürpriz” bekliyor. Gerilim karakterler üzerinden ilerletilmeye çalışılıyor. Dizinin klişelerden nasibini almadığını söylersek diğer kaliteli bilim-kurgu dizilerine ayıp etmiş oluruz. Fakat bu durum sürükleyiciliği zedelemiyor. Finalinin ise hayal kırıklığı yarattığını, ters köşeye yatırmaya çalışırken ters köşeye yattığını, böylelikle kaliteli bir finalle sona erme şansını yitirdiğini söylemek mümkün.
Yapımcıların “Minority Report” filminden ve 24 dizisinden esinlendikleri epey belli oluyor. Dizinin her bölümünün bir günü anlatması 24 dizisinde sıkça kullanılmış bir anlatım biçimi. Gerçi 24’te her bölüm bir saati, her sezon bir günü anlatır. J.T.’nin kendi cinayetine tanık olduktan sonra olacakları engellemeye çalışması, yani kaderini değiştirmek için çaba sarf etmesi akıllara hemen Philip K. Dick’in “Minority Report”unu getiriyor.
“5ive Days to Midnight” başrol oyuncusu Timothy Hutton ve gerilimi ile kendisini izlettirmeyi başarsa da vasatın üstüne çıkamayan bir mini-dizi. Yayınlandığı kanalın Sci-Fi/Sy-Fy olduğunu düşünürsek insan daha kaliteli bir yapım bekliyor haliyle.