Martin Scorsese, italyan sinemasını anlattığı, Fellini, Visconti, De Sica, Rosselini, Pasolini gibi büyük ustaları andığı “Il mio viaggio in Italia”da sinemayla ilgilenmeye başladığı ilk yılları anlatır. Küçük yaşlarda New York’ta Manhattan’daki italyan mahallesi Little Italy’de seyrettiği epik italyan filmlerini anlatır. Özellikle Alessandro Blasetti’nin biraz sağcı bakış açısıyla çekilmiş olsa da sinematik açıdan zengin “The Iron Crown” ve “Fabiola” filmlerini aktarır.
Daha o yaşlarda sinema virüsünün yarattığı büyük hastalığı iliklerine kadar hisseden küçük Martin, italya tarihi ve Roma İmparatorluğu ile ilgili kafasında senaryolar oluşturmaya başlamıştı.
Henüz 11 yaşındayken bu senaryoları da resimleyerek storyboard’lar oluşturuyordu. Usta yönetmen bunlardan bazılarını yazdığı kitaplarda da paylaştı.
Sayfada gördüğünüz bu görüntüler Scorsese’nin ilk büyük projesi “The Eternal City”ye ait. Scorsese, kendisini yönetmen/yapımcı olarak hayal etmiş. Başrolleri ise Marlon Brando, Virginia Mayo, Alec Guinness ve Richard Burton’a vermiş.
Scorsese yine 14-15 yaşlarında hayal ettiği Gangs of New York’u sinemaya aktarmıştı. Bakalım Eternal City Scorsese’nin ilerleyen yaşlarında hayata geçireceği bir film olacak mı? Sonuçta storyboard’ları şimdiden hazır.
